ZiLan Kürt Kadınının Sesidir Qzgürlüğe Haykırı$tır ZiLan.
ZiLan QzgürLük Ugruna Kendi ßedenini Ateşe vermektir.
ZiLaN Dagların isyan Kızı ZiLaN Qzgürlük yıldızı ZiLaN Cesaret ZiLaN iLk ßaskaldırıs ZiLaN Amac Ugruna QLmek ZiLaN ßarış Tanrıçası dır.
Zilan yoldaş 1972 yılında Malatya'da doğar. Aslen Malatya merkeze bağlı Elmalı köyündendir. Ailesi Mamureki aşiretindendir. Zeynep Kınacı (Zilan) ilk, ortaokul ve liseyi Malatya'da okur, üniversite eğitimini de Malatya'da yapar. Malatya İnönü Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü'nden mezun olur. Mücadeleye katılmadan önce Malatya Devlet Hastanesi'nde röntgen teknisyeni olarak çalışmaktadır.
Ailesi maddi açıdan orta halli, sosyal yapı açısından da feodal etkilerin görüldüğü, küçük burjuva kemalist özelliklerin yansıdığı bir yapıya sahiptir. Zilan bir yönüyle aile ortamında serbest yetişir. Sol düşüncelerle ve Kürtlükle lise yıllarında tanışır. Üniversite yıllarında da ilgisi gelişir. Özellikle Kürt çizgisine yakınlığı başlar.
1994 yılında Adana'da cephe faaliyetleri yürütmeye başlar. Faaliyetler içinde bir yıl kalır. Bu süreye ilişkin Zilan yoldaş şu değerlendirmeyi yapar. "Ciddi bir eğitim sürecinden geçmedim. Ardından yönetim düzeyinde yakalanmaların olmasından dolayı yeterli bir desteğin sağlanmaması, bireyi sivilleştiren etkisi gibi nedenler, yine kişilik dönüşümü yapamama gibi nedenlerle aslında çok istekli olmama rağmen fazla bir gelişme ve başarının sahibi olamadım."
Direniş mirasına sahip çıkma sözü temelinde savaş ve kan çetelerine karşı 30 Haziran 1996'da Dersim şehir merkezinde bayrak töreni yapan askerlere yönelik intihar eylemini gerçekleştirir.
Eylemiyle Kürt halkının özgürlük isteminin ifadesi olur. "Kürt kadınının direniş sembolü olmak istiyorum" der ve Kürt tarihi, Kürt kadını için yeni bir yaşam manifestosu olur...
Zilan yoldaşın manifesto niteliğindeki mektuplarına ve sözlerine bir şeyler eklemek haddimize olmasa gerek. Ama bıraktığı mektuplara karşılık vermek, benim açımdan manevi bir sorumluluk taşımaktadır. İdeolojik, siyasi ve askeri alanlarda da bu mesajların halka, partiye ve bana yüklediği sorumlulukları ortaya koymak önemlidir.
Zilan’ın eylemi sanıldığı gibi bir intihar eylemi değildir, tamamen dönemsel, tarihi, planlı, cesur, fedakar ve soğukkanlı bir eylemdir. Bir gerilla bölüğünün veya taburunun yapabileceği saldırıyı tek başına gerçekleştirme gibi bir anlama sahiptir. Belki de sayıları yüzleri aşan gerilla birliklerimiz en elverişli koşullarda bile büyük kayıplar verdiler. Güçlerimizin kendini örgütleyip, düşmanın üzerine yürütemediği, sağlıklı ve planlı bir gerilla eylemi gerçekleştiremedikleri gibi, aksine daha fazla kayıplar verdiklerini söylemek gerekiyor. Belki de eylemlerimizin çoğu bu tarzdadır. İster kişilik, ister gelişkin bir birlik tarafından olsun, bu düzeyde planlı bir eylemin pek gerçekleştirilemediği göz önüne getirildiğinde, PKK silahlı savaşım çizgisinde bu eylemin yeri son derece belirgindir, tarihidir. En gelişkin ve PKK’nin hak ettiği gerçek bir eylem...
İntihar denilen bir olay varsa, bu eylem değil, diğer eylemlerimizdir. İntihar kişiliklerinden bahsedilecekse, bu kişilikler kimlerdir diye sorulacaksa, sizlersiniz diyeceğiz. İster eylemlerden kaçınan, ister intiharvari biçimde düşmana hiçbir zarar vermeden kendisiyle birlikte yüzlerce yoldaşının imha olmasına yol açan eylem anlayışı ancak intihar olarak değerlendirilebilir. intiharvari eylem anlayışından en uzak yaklaşım bu militan yoldaşın eylemidir. Özgür iradeli, planlı ve riskli koşullarda böyle bir eylem gerçekleştirmek olsa olsa PKK’nin askeri çizgisine de bir çıkış yaptırmakla izah edilebilir.
Zilan yoldaşın gerçekleştirmiş olduğu eylem, aynı zamanda intiharvari eylem anlayışına da büyük bir darbedir, panzehirdir.
Ölecekseniz doğru ölün?
Saldıracaksanız doğru saldırın!
Zilan’ın eylemi görkemli mesajlarla dolu. Bütün Dersim’de, Kürdistan’da gerillanın yapamadığını “böyle yapın” diyor. Mesajlarında çarpıcı yönler var. PKK’nin ideolojik, politik hattının mükemmel ve çok özlü kavranılması söz konusu. (hemen belirteyim ki, bunlar benim için oldukça doyurucu.)
İşte “PKK’nin ideolojik-politik özünden haberim yok, benim sadece eylem anlayışım var, intihar anlayışım var” demiyor. Unutmayalım ki, yapımızın eylemciliğinde ideolojik, politik esaslardan uzaklık ileri düzeydedir. Bu yönüyle de PKK’nin eylem anlayışına büyük doğallık kazandırıyor. “İddia, kararlılık, netleşme, bağlılık gibi konularda tam güçlendiğimi belirtebilirim” diyor ve doğru bir karar gücüne ulaştıktan sonra PKK gerçekliğini değerlendiriyor.
İradesi var, salt iradeyle de yetinmiyor. PKK’yi ne kadar güçlü kavradığını ortaya koyuyor. PKK’yi kavramadan, PKK adına eylem yapma hakkını kendinde görmüyor ve bunu büyük bir yanılgı, haksızlık olarak değerlendiriyor. PKK adına yapılacak eylemin PKK özünün doğru kavranılmasından geçtiğinin farkında. Bu aynı zamanda parti içindeki yanlış eylem sahiplerine de ciddi bir eleştiridir.
Azminiz, kararlılığınız, iddianız, moralliniz ne kadar? PKK’yi ne kadar kavramışsınız? Zilan’da bütün bunlar açık ve müthiş bir parti tanımına ulaşıyor.
Bir manifestodur, bir yemindir.
Peki, sizler PKK’yi bu biçimde tanıyor musunuz? Tanımıyorsanız PKK’nin silahını neden taşıyorsunuz? Bu halkın tarihi gerçekliğinden haberiniz yoksa savaş ve parti saflarında ne işiniz var?
Zilan, mükemmel bir tarih özetlemesi yapıyor. Tarihi temellere dayanmayan bir dava adamı köksüzdür. Bu büyük yoldaş, tarihe kök salma gereğine sonuna kadar ulaşıyor. Bunun farkında, bunun bilincinde, bunun sorumluluğunda.
Mükemmel bir eylem tarzı.
ZiLan QzgürLük Ugruna Kendi ßedenini Ateşe vermektir.
ZiLaN Dagların isyan Kızı ZiLaN Qzgürlük yıldızı ZiLaN Cesaret ZiLaN iLk ßaskaldırıs ZiLaN Amac Ugruna QLmek ZiLaN ßarış Tanrıçası dır.
Zilan yoldaş 1972 yılında Malatya'da doğar. Aslen Malatya merkeze bağlı Elmalı köyündendir. Ailesi Mamureki aşiretindendir. Zeynep Kınacı (Zilan) ilk, ortaokul ve liseyi Malatya'da okur, üniversite eğitimini de Malatya'da yapar. Malatya İnönü Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü'nden mezun olur. Mücadeleye katılmadan önce Malatya Devlet Hastanesi'nde röntgen teknisyeni olarak çalışmaktadır.
Ailesi maddi açıdan orta halli, sosyal yapı açısından da feodal etkilerin görüldüğü, küçük burjuva kemalist özelliklerin yansıdığı bir yapıya sahiptir. Zilan bir yönüyle aile ortamında serbest yetişir. Sol düşüncelerle ve Kürtlükle lise yıllarında tanışır. Üniversite yıllarında da ilgisi gelişir. Özellikle Kürt çizgisine yakınlığı başlar.
1994 yılında Adana'da cephe faaliyetleri yürütmeye başlar. Faaliyetler içinde bir yıl kalır. Bu süreye ilişkin Zilan yoldaş şu değerlendirmeyi yapar. "Ciddi bir eğitim sürecinden geçmedim. Ardından yönetim düzeyinde yakalanmaların olmasından dolayı yeterli bir desteğin sağlanmaması, bireyi sivilleştiren etkisi gibi nedenler, yine kişilik dönüşümü yapamama gibi nedenlerle aslında çok istekli olmama rağmen fazla bir gelişme ve başarının sahibi olamadım."
Direniş mirasına sahip çıkma sözü temelinde savaş ve kan çetelerine karşı 30 Haziran 1996'da Dersim şehir merkezinde bayrak töreni yapan askerlere yönelik intihar eylemini gerçekleştirir.
Eylemiyle Kürt halkının özgürlük isteminin ifadesi olur. "Kürt kadınının direniş sembolü olmak istiyorum" der ve Kürt tarihi, Kürt kadını için yeni bir yaşam manifestosu olur...
Zilan yoldaşın manifesto niteliğindeki mektuplarına ve sözlerine bir şeyler eklemek haddimize olmasa gerek. Ama bıraktığı mektuplara karşılık vermek, benim açımdan manevi bir sorumluluk taşımaktadır. İdeolojik, siyasi ve askeri alanlarda da bu mesajların halka, partiye ve bana yüklediği sorumlulukları ortaya koymak önemlidir.
Zilan’ın eylemi sanıldığı gibi bir intihar eylemi değildir, tamamen dönemsel, tarihi, planlı, cesur, fedakar ve soğukkanlı bir eylemdir. Bir gerilla bölüğünün veya taburunun yapabileceği saldırıyı tek başına gerçekleştirme gibi bir anlama sahiptir. Belki de sayıları yüzleri aşan gerilla birliklerimiz en elverişli koşullarda bile büyük kayıplar verdiler. Güçlerimizin kendini örgütleyip, düşmanın üzerine yürütemediği, sağlıklı ve planlı bir gerilla eylemi gerçekleştiremedikleri gibi, aksine daha fazla kayıplar verdiklerini söylemek gerekiyor. Belki de eylemlerimizin çoğu bu tarzdadır. İster kişilik, ister gelişkin bir birlik tarafından olsun, bu düzeyde planlı bir eylemin pek gerçekleştirilemediği göz önüne getirildiğinde, PKK silahlı savaşım çizgisinde bu eylemin yeri son derece belirgindir, tarihidir. En gelişkin ve PKK’nin hak ettiği gerçek bir eylem...
İntihar denilen bir olay varsa, bu eylem değil, diğer eylemlerimizdir. İntihar kişiliklerinden bahsedilecekse, bu kişilikler kimlerdir diye sorulacaksa, sizlersiniz diyeceğiz. İster eylemlerden kaçınan, ister intiharvari biçimde düşmana hiçbir zarar vermeden kendisiyle birlikte yüzlerce yoldaşının imha olmasına yol açan eylem anlayışı ancak intihar olarak değerlendirilebilir. intiharvari eylem anlayışından en uzak yaklaşım bu militan yoldaşın eylemidir. Özgür iradeli, planlı ve riskli koşullarda böyle bir eylem gerçekleştirmek olsa olsa PKK’nin askeri çizgisine de bir çıkış yaptırmakla izah edilebilir.
Zilan yoldaşın gerçekleştirmiş olduğu eylem, aynı zamanda intiharvari eylem anlayışına da büyük bir darbedir, panzehirdir.
Ölecekseniz doğru ölün?
Saldıracaksanız doğru saldırın!
Zilan’ın eylemi görkemli mesajlarla dolu. Bütün Dersim’de, Kürdistan’da gerillanın yapamadığını “böyle yapın” diyor. Mesajlarında çarpıcı yönler var. PKK’nin ideolojik, politik hattının mükemmel ve çok özlü kavranılması söz konusu. (hemen belirteyim ki, bunlar benim için oldukça doyurucu.)
İşte “PKK’nin ideolojik-politik özünden haberim yok, benim sadece eylem anlayışım var, intihar anlayışım var” demiyor. Unutmayalım ki, yapımızın eylemciliğinde ideolojik, politik esaslardan uzaklık ileri düzeydedir. Bu yönüyle de PKK’nin eylem anlayışına büyük doğallık kazandırıyor. “İddia, kararlılık, netleşme, bağlılık gibi konularda tam güçlendiğimi belirtebilirim” diyor ve doğru bir karar gücüne ulaştıktan sonra PKK gerçekliğini değerlendiriyor.
İradesi var, salt iradeyle de yetinmiyor. PKK’yi ne kadar güçlü kavradığını ortaya koyuyor. PKK’yi kavramadan, PKK adına eylem yapma hakkını kendinde görmüyor ve bunu büyük bir yanılgı, haksızlık olarak değerlendiriyor. PKK adına yapılacak eylemin PKK özünün doğru kavranılmasından geçtiğinin farkında. Bu aynı zamanda parti içindeki yanlış eylem sahiplerine de ciddi bir eleştiridir.
Azminiz, kararlılığınız, iddianız, moralliniz ne kadar? PKK’yi ne kadar kavramışsınız? Zilan’da bütün bunlar açık ve müthiş bir parti tanımına ulaşıyor.
Bir manifestodur, bir yemindir.
Peki, sizler PKK’yi bu biçimde tanıyor musunuz? Tanımıyorsanız PKK’nin silahını neden taşıyorsunuz? Bu halkın tarihi gerçekliğinden haberiniz yoksa savaş ve parti saflarında ne işiniz var?
Zilan, mükemmel bir tarih özetlemesi yapıyor. Tarihi temellere dayanmayan bir dava adamı köksüzdür. Bu büyük yoldaş, tarihe kök salma gereğine sonuna kadar ulaşıyor. Bunun farkında, bunun bilincinde, bunun sorumluluğunda.
Mükemmel bir eylem tarzı.