ödp antalya: Artık yeter! Bu utançla yaşamak istemiyoruz!
Geçtiğimiz günlerde Döşemealtı Nebiler Kenan Evren İlköğretim Okulu önünde eylem yapan, ÖDP Antalya İl Örgütü üyeleri bu seferde Side/Manavgat’taki Kenan Evren Bulvarı’nda eylem yaptılar.
Bulvar üstünde toplanan ve Kenan Evren isminin bulvardan silinmesini isteyen ÖDP'liler ‘Artık Yeter! Bu Utançla Yaşamak İstemiyoruz' pankartı açarak, ‘Darbeciler Halka Hesap Verecek' Kahrolsun Halkın Katili Cunta' ‘Bu Ülke Sizden Utanç Duyuyor' şeklinde slogan attılar.
Eylem sırasında basın açıklaması yapan Özgürlük ve Dayanışma Partisi Antalya İl Yönetim Kurulu Üyesi Salih Gündoğdu, 12 Eylül darbesinin 29. yıldönümünde Antalya genelinde başlattıkları kampanya çerçevesinde bu tür eylemleri gerçekleştirdiklerini söyleyerek, bundan sonrada darbecilerin isimlerinin olduğu her yerde bu tür eylemleri yapmaya devam edeceğiz dedi.
Kenan Evren Hesap Vermeli
Gündoğdu açıklamasında,12 Eylül darbesi sonrasında; 650 bin kişinin gözaltına alındığını, 1 milyon 683 bin kişinin fişlendiğini, 210 bin davada 230 bin kişi yargılandığını,7 bin kişiye idam cezası istendiğini, 517 kişiye idam cezası verildiğini, 50 kişinin idam edildiğini,98 bin 404 kişinin ‘örgüt üyeliğinden' yargılandığını, 14 bin kişinin yurttaşlıktan çıkarıldığını, 30 bin kişinin ‘mülteci' olarak yurtdışına gittiğini, 300 kişinin kuşkulu şekilde öldüğünü,171 kişinin işkenceden öldüğünü, Cezaevlerinde 299 kişinin öldüğünü,14 kişinin açlık grevinde öldüğünü,16 kişinin ‘kaçarken' vurulduğunu, 95 kişinin ‘çatışmada' öldüğünü belirterek, ama ne acıdır ki tüm bu suçların 1 numaralı faili Kenan Evren'in ismi ise hala okullarımızda, sokaklarımızda, meydanlarımızda,… yazılı. Artık Yeter! Bu utançla yaşamak istemiyoruz, dedi.
ÖDP Antalya İl Yönetim Kurulu Üyesi Salih Gündoğdu, Evren‘ki, utanmadan henüz 17 yaşındaki gençleri bile idama gönderdi. Üstelik "Asmayalım da besleyelim mi?" diyebildi. Kenan Evren‘ki daha birkaç yıl önce "İdam cezalarını imzalarken elim titremedi, 12 Eylül darbesini bugün olsa yine yapardım." diyebildi. Son 30 yıldır ülkemizde yaşanan bütün kötülüklerin en başta gelen sorumlularından birisi olmasına rağmen; ne yazık ki Kenan Evren‘in ismi hala okullarımızda, sokaklarımızda, meydanlarımızda,… yazılı. Türkiye‘nin bu utançtan bir an önce kurtulması gerekir, dedi.
Tarihimizdeki Kara Leke
Gündoğdu, toplumda ağır tahribata neden olan darbecilerin isimleri okullarımıza-sokaklarımıza-meydanlarımıza verilerek, tarihimizdeki bu kara leke ölümsüz kılınmaya çalışılmaktadır, 12 Eylül hala sürmektedir diyerek; darbenin ve darbecilerin bütün izlerini derhal silmeliyiz, bu utançla artık yaşamamalıyız bunun içinde okullara sokaklara meydanlara verilen tüm isimler derhal değiştirilmelidir dedi.
Hesap Kapanmamıştır.
Gündoğdu, kendi darbecileriyle hesaplaşamayan bir ülkede demokrasiden söz edilemez, tüm darbecilerle hesabımız var, ülkenin üzerini gece karanlığı gibi örten 12 Eylül anayasası lağvedilmeden, üniformalı ve üniformasız tüm darbeciler yargılanmadan, darbecilere verilen utanç unvanları geri alınıp sokaklarımızdan, okullarımızdan, meydanlarımızdan darbecilerin isimleri kazınmadan, faili meçhullerin, katliamların hesabı sorulmadan, darbeyi kimsenin hayal bile edemeyeceği gerçek bir temizlik yapılmadan bu hesap kapanmayacaktır şeklinde konuşmasını sürdürdü.
AKP İktidarının Varlık Nedeni 12 Eylül
Gündoğdu, Ergenekon operasyonu ile birlikte ‘darbe karşıtı‘ kesilen cemaatçilerin liberallerin konu 12 Eylül olduğunda suskunluklarını bozmadıklarını, AKP iktidarının kendi varlık nedeni olan 12 Eylül hukuku ile ülkeyi yönetmeye devam ettiğini iddia ederek, Ergenekon operasyonun da darbecilikle, çetelerle ve bu ülkenin karanlık tarihiyle hesaplaşmayı önüne koyan bir ‘demokratikleşme‘ süreci olarak görülemeyeceğini belirtti. Gündoğdu açıklamasının devamında, AKP iktidarı, bugün ABD emperyalizmi ve küresel sömürü politikaları ile bütünleşerek kendi müesses nizamını ilişkileri ile inşa ederken bir yandan da bunun dışında kalan kesimleri tasfiye etmektedir diyerek, AKP'nin 12 Eylülün devamı olduğunu tekrarladı.
Topluca Bildiri Dağıtıp Mitinge Çağrı Yaptılar
Gündoğdu, açıklamasının sonunda 12 Eylül Cumartesi günü saat:15.00'da Güllük-TRT Kavşağında başlayacak yürüyüş ve mitinge herkesi davet ederek, Türkiye‘nin demokratikleşmesi için gerçek manada geçmişiyle yüzleşmeye ihtiyacı vardır. Biz bu mitingle bir kez daha Türkiye‘yi geçmişiyle yüzleşmeye çağırıyoruz dedi. Eylem sonrası, üzerlerine giydikleri parti önlükleri, şapkaları ile Manavgat sokaklarını dolaşan ve 12 Eylül Cumartesi günü Antalya''da düzenlenecek olan mitinge çağrı yapan bildirileri dağıtan ÖDP‘lilerin etkinliğinin çevreden yoğun ilgi ve destek gördüğü gözlendi.
ARTIK YETER! BU UTANÇLA YAŞAMAK İSTEMİYORUZ!
12 Eylül darbesi sonrasında; 650 bin kişi gözaltına alındı, 1 milyon 683 bin kişi fişlendi, 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı,7 bin kişiye idam cezası istendi, 517 kişiye idam cezası verildi, 50 kişi idam edildi,98 bin 404 kişi ‘örgüt üyeliğinden‘ yargılandı, 14 bin kişi yurttaşlıktan çıkarıldı, 30 bin kişi ‘mülteci‘ olarak yurtdışına gitti, 300 kişi kuşkulu şekilde öldü,171 kişi işkenceden öldü, Cezaevlerinde 299 kişi öldü,14 kişi açlık grevinde öldü,16 kişi ‘kaçarken‘ vuruldu, 95 kişi ‘çatışmada‘ öldü.
Tüm bu suçların 1 numaralı faili Kenan Evren‘in ismi ise hala okullarımızda, sokaklarımızda, meydanlarımızda,… yazılı. Artık Yeter! Bu utançla yaşamak istemiyoruz.
Kenan Evren‘ki hala, 12 Eylül‘ün o kanlı, karanlık günlerinde daha henüz 17 yaşındaki gençleri idama gönderirken "Asmayalım da besleyelim mi?" ve yine daha birkaç yıl önce "İdam cezalarını imzalarken elim titremedi. 12 Eylül darbesini bugün olsa yine yapardım." diyebilen birisidir. Kenan Evren‘ki son 30 yıldır ülkemizde yaşanan bütün kötülüklerin en başta gelen sorumlularından birisidir.
Kenan Evren ismi okullarımızda değil, bu ülkede hep kanlı ve karanlık geçmişiyle anılmalı ve hatırlanmalıdır. Bu nedenle Kenan Evren başta olmak üzere tüm darbecilerin isimleri, okullarımızdan-meydanlarımızdan-sokaklarımızdan,.. derhal silinmelidir.
Değerli Basın Emekçileri
12 Eylül‘ün üzerinden tam 29 yıl geçti.12 Eylül darbesinin 29. yılında, Türkiye bugün de darbecilerin, çetelerin ve kirli ilişkilerin sürüklediği karanlığı yaşamaya devam ediyor. Türkiye‘nin 12 Eylül düzeni ile hesaplaşmadan, çeteleri, darbecileri yargılamadan demokratikleşmesi mümkün değildir.
12 Eylül ile hesaplaşmak yalnızca geçmişin yaşanan acılarının hesabını sormak, katillerin yargılanmasını talep etmek değil, aynı zamanda 12 Eylül‘ün yarattığı emperyalizme bağımlılık içinde şekillenen bugünkü karanlığına da karşı çıkmak, eşit, özgür ve demokratik bir Türkiye için mücadele etmek demektir.
Ergenekon operasyonu ile birlikte ‘darbe karşıtı‘ kesilen cemaatçi/liberaller konu 12 Eylül olduğunda suskunluklarını bozmamakta, AKP iktidarı kendi varlık nedeni olan 12 Eylül hukuku ile ülkeyi yönetmeye devam etmektedir. Ergenekon operasyonu da darbecilikle, çetelerle ve bu ülkenin karanlık tarihiyle hesaplaşmayı önüne koyan bir ‘demokratikleşme‘ süreci olarak görülemez. AKP iktidarı bugün ABD emperyalizmi ve küresel sömürü politikaları ile bütünleşerek kendi müesses nizamını inşa ederken bunun dışında kalan kesimleri tasfiye ederken; bütün derin ilişkileri ile birlikte kendi yapısını inşa etmektedir.
Değerli Basın Emekçileri
Bugün buradayız, çünkü Halka karşı suç işleyenlerin isimlerinin sokaklarımızdan, okullarımızdan, meydanlarımızdan kaldırılmasını istiyoruz.
Bugün buradayız, çünkü Darbecilerin korunmasını, işledikleri insanlık suçlarının üzerinin örtülmesini istemiyoruz.
Bugün buradayız, çünkü Halka karşı suç işleyenlerin anayasal güvencelerle elde ettikleri imtiyazların kaldırılmasını istiyoruz.
Bugün buradayız, çünkü Oluşturdukları bütün suç örgütlerinin, çetelerin, cinayet şebekelerinin açığa çıkarılmasını istiyoruz.
Bugün buradayız, çünkü Onbinleri bulan faili meçhullerin, suikastların, kayıpların hesabının sorulmasını istiyoruz.
Bugün buradayız, çünkü Bu ülkenin başına musallat olan bütün karanlık güçlerin tasfiye edilmesini istiyoruz.
İlan Ediyoruz
Ülkenin üzerini gece karanlığı gibi örten 12 Eylül anayasası lağvedilmeden, üniformalı ve üniformasız tüm darbeciler yargılanmadan, darbecilere verilen utanç unvanları geri alınıp sokaklarımızdan, okullarımızdan, meydanlarımızdan darbecilerin isimleri kazınmadan, faili meçhullerin, katliamların hesabı sorulmadan, darbeyi kimsenin hayal bile edemeyeceği gerçek bir temizlik yapılmadan bu hesap kapanmaz. Biliyoruz ki bu hesap ancak halklarımızın özgürlük ve kurtuluş mücadelesiyle son kez ve bir daha hiç açılmayacak biçimde kapanacaktır. 11 Eylül 2009
Salih Gündoğdu
ÖDP Antalya
İl Yönetim Kurulu Üyesi