Bir düşmüydü yoksa hayal mi yada cesaretmi bizi yola vurmuştu,sorgusuz sualsiz çıkarrsız adımlarımız bizi kime nereye götürüyordu.Sarılar boyu düzlüklerde adımlanmıştık, bir gün olurda çıkarız dedik gün yüzüne, o gün ölmek hepimize haramdı.Bir-iki yıl sonra yine karşılaşırız nasılsa diyerek veda etmiştik,karşılaştık güzel dostum, sen kabına sığamadığın bir tabutta ben başucunda.Ölmek haramdı dedim,henüz gün yüzüne çıkmadık dedin, o vakit ihanettir bu dedim,yıldızlardan sor hesabı dedin.
Saman aleviydik herbirimiz, harmanlandıkça kor gibi yakan,toprak ölü gününde şimdi can dostum,filizler küskün,herbiri kırgın.Yüzümüz yok fidanlara,karamsarlık en kötü düşmanımızdır oysa her yanımızı sarmakta.Gördüğümüz düşü hayra yormaya takatımız yok,bir düşki düşlerin en güzeli,gelinlik içinde bir vatan,bembeyaz,kızıllığıyla göz kamaştıran.Her karış toprağımız ceset,viran şehir dağlarımız,ölümler çıplak,çocuklar can dostum çocuklar..çocuklarımız ölüm sessizliğinde.Bu gün kaçı toprak oldu bilinmez,kaçı düşlerini yedi yaşına sıkıştırdı bilinmez.
Irmak boyu söylediğimiz türkülerin yankısı bile bize ulaşmaz oldu can dostum,"saz çalsak ibadet olurdu",zılgıtlarımız beş vakit her dem,her dem dostum.Baharda seyretmeye doyamadığımız,kokusuna içimize kazıdığımız,renklerinde kendimizi kaybettiğimiz dağlarımız,viran dağlarımız,kekik kokusuna vurulduğumuz dağlarımız.Kan tadında şimdi her güneş doğumu,vurgunlarda demir perdeden bir yürek seç can dostum,yangınlara sor bizi,baskınlara,ölüm halaylarına sor,yüreği yangın yeri analara sor.
Biz birşeylere sevdalandık 'ama' neye?
Saman aleviydik herbirimiz, harmanlandıkça kor gibi yakan,toprak ölü gününde şimdi can dostum,filizler küskün,herbiri kırgın.Yüzümüz yok fidanlara,karamsarlık en kötü düşmanımızdır oysa her yanımızı sarmakta.Gördüğümüz düşü hayra yormaya takatımız yok,bir düşki düşlerin en güzeli,gelinlik içinde bir vatan,bembeyaz,kızıllığıyla göz kamaştıran.Her karış toprağımız ceset,viran şehir dağlarımız,ölümler çıplak,çocuklar can dostum çocuklar..çocuklarımız ölüm sessizliğinde.Bu gün kaçı toprak oldu bilinmez,kaçı düşlerini yedi yaşına sıkıştırdı bilinmez.
Irmak boyu söylediğimiz türkülerin yankısı bile bize ulaşmaz oldu can dostum,"saz çalsak ibadet olurdu",zılgıtlarımız beş vakit her dem,her dem dostum.Baharda seyretmeye doyamadığımız,kokusuna içimize kazıdığımız,renklerinde kendimizi kaybettiğimiz dağlarımız,viran dağlarımız,kekik kokusuna vurulduğumuz dağlarımız.Kan tadında şimdi her güneş doğumu,vurgunlarda demir perdeden bir yürek seç can dostum,yangınlara sor bizi,baskınlara,ölüm halaylarına sor,yüreği yangın yeri analara sor.
Biz birşeylere sevdalandık 'ama' neye?